Şiir

 

Seyyar Satıcı

Alıp sattığımdan sorarsan eğer
Çakı, çakmak, fitil, gav da bulunur.
Zannetmeyin sattığım bir kıymet değer
İplik, iğne, yüzük, tığ da bulunur.

Geçip gider şu gurbetin çağları
Çayır, çimen, bahçeleri, bağları
Çatlak azaltan şu gül yağları
Güzelce kokulu yağ da bulunur.

Bir kilidim var, bulunmaz eşi,
Sigara ağızlığı, bileği taşı
Alüminyum tarak, şu yüzük taşı
Kara ve kırmızı ağ da bulunur.

Bir iki keserim var, dülgere yarar,
Boğaz boncukları camekan kırar.
Alıp sattığımdan çekerim zarar
Çorap örecek cağ da bulunur.

Beş altı makas var, hiçbir kesen yok
Ne kadar methetsem kulak asan yok.
Kızlar yumakları, çuvaldız pek çok
Çorap bağlayacak bağ da bulunur.

Bir kutu tebeşir, tahtamız da var
Dolaştım satılmaz hep diyar diyar
Karabiber, kına, baharımız da var
İp eğirecek iğ de bulunur.

Penes küpelerde güneşten soldu.
Çinko tas, tabaklar satılmaz oldu.
Düğme, sedef, boncuk döküldü kaldı.
Kokulu sabunlar, çay da bulunur.

Gece gündüz gamsız yatamıyorum,
İki makine aldım satamıyorum
Kaldırıp dışarı atamıyorum
Elbet bir satacak köy de bulunur.

Mızıka, düdük var, asla ötmüyor.
Demir kaşıkların pası gitmiyor,
Zararlı satarsam hiç kar etmiyor
Tentene yapılan tığ da bulunur

Hulusi neylersin zararı, kârı,
Eridi kalmadı dağların karı
Borcundan kurtara Cenabı bâri
Yürekte ateş-i dağ da bulunur.
Ömer Hulusi Baylar (Büyük dedemdir, rahmetlinin ömrü seyyar satıcılıkla ve köy köy dolaşarak geçmiştir)
1860-1941
Balaban / Darende / Malatya

 

Prag

Yıllar önce Çekoslovakya adıyla tanıdığımız ülke, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya olarak ikiye ayrılınca Prag şehri de Çek Cumhuriyeti’nin başkenti oldu.

“Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” sorusu hepimizin bildiği gibi türkçemizdeki en uzun kelime, artık bu kelimeyi değiştirerek kullanmamız gerekecek: “Çek Cumhuriyeti’lileştiremediklerimizden misiniz?” diyeceğiz çünkü artık çekoslovakya diye bir ülke mevcut değil.

Prag, 1.3 milyon nüfuslu bir kent, tarihi çok eskilere dayanan bu kent, Avrupa’nın en çok turist çeken altıncı şehri olarak dikkat çekiyor. Ekonomi, turizme bağlı diyebiliriz.

Avrupa Birliği üyesi olan Çek Cumhuriyeti’ne, Schengen vizesi ile girebiliyorsunuz. Şehrin en önemli noktası OLD TOWN denilen bölge. 1100 yıllık bir tarihe sahip kentte görülecek o kadar çok güzel ve eski bina var ki, insanın etkilenmemesi mümkün değil.

Prag romantik bir şehir olarak tanınıyor ve kafeleri, lokantaları ve müzeleriyle insan sıkılmadan gezebiliyor.

Şehirde görülmesi gereken yerler:

Old Town: Her köşesi tarihi bina ve kiliselerle dolu ve ara sokaklara bile girerek harika yerler görebilirsiniz.

Charles Köprüsü: (Karluv Most) Vltava Nehri üzerindeki bu köprü, 13.cü yüzyılda Charles V tarafından yapılmıştır.500 metre uzunluğunda olup, sağ ve sol kolda heykellerle süslenmiştir.

St. Vithus Katedrali

Prag Kalesi: 9.cu yüzyılda yapılan bu kale, dünyanın en büyük kalesi olarak kabul edilmektedir. 570 metre uzunluğunda ve 130 metre genişliğinde bir alana kurulmuştur.

Astronomik Saat: (Orloj) Old Town Meydanı’nda bulunan bu astronomik saat, 14.cü Yüzyılda yapılmış ve güneş ve ayın hareketlerini gösteriyor.

Josefov Yahudi Bölgesi (Jewish Quarter): Prag’daki yahudi azınlığı 1000 yılı aşkın süredir varlığını sürdürüyor ve ülkenin ekonomisinde ciddi anlamda etkisi bulunuyor. Yahudilerin yaşadıkları yerler ve sinagogların bulunduğu bu bölge turistler için ilgi çeken bir köşe. Yahudilere çekler “josefov” dedikleri için bu bölgenin adı josefov olarak da geçmektedir.

Old New Sinagogu: 1270 yılından kalma bu sinagog, Prag’daki en eski barok yapı olarak kabul görmektedir.

Prag’daki birçok kilisede akşam saatlerinde klasik müzik konserleri sunulmaktadır. Kiliselerin önünde bulunan bilet kontuvarlarından bilet alabilirsiniz.

Old Town bölgesindeki taksilere asla binmemeniz gerekiyor, her yönden sahtekar olan bu taksiciler dünyaca ünlüdürler.

Avrupa Birliği’ne girmesine rağmen, Çek Cumhuriyeti parası olan Çek Kronu (Kc) kullanılmaya devam ediyor. 1 Euro ortalama 24 Kc

Araba kiralayarak Prag’a geldiyseniz, aracınızı ulu orta yerlere koymamanız gerekiyor çünkü hırsızlık maalesef çözülemeyen bir problem ve kapalı ya da ücretli parklar haricinde hiçbiryere park edilmemesi gerekiyor.

Para bozduracaksanız resmi döviz bürolarından vazgeçmemeniz gerekiyor, sokaklardaki seyyar dövizcilerin sahte ya da başka ülke paralarını bozdukları ile alakalı üzücü hikayeler anlatılıyor.

Turistlerin çok olduğu bölgelerde cepçilere de dikkat edilmesi gerekmekte. Önemli eşyalarınızı sağlam yerlerde saklamanız gerekmektedir.

Uber ve Hindistan Seyahati

Ülkemizde Uber hakkında bir sürü olumlu veya olumsuz yorumlar yapıladursun, Hindistan’a yaptığım seyahat sırasında bu sistemin ne kadar faydalı olduğunu görme şansım oldu. Kısaca anlatayım:
– Hindistan’daki taksiciler de bizim turist kazıklayan bazı taksiciler misali turist gördükleri zaman taksimetreyi bırakıp normal fiyatın 3-4 katı fiyat söylüyorlar. Pazarlık yapmak uzayıp gidiyor ve istediğiniz kadar uğraşın fiyat gene kazık bir rakama denk geliyor.
– Taksiler oldukça pis ve hijyene dikkat eden taksi sayısı oldukça az.
– Bir taksici ile anlaşamadığınız zaman ardarda diğerleri de yanınıza yaklaşıp benzer yüksek fiyatlarla sizi taşımaya çabalıyorlar ve bu da çok sıkıcı bir durum oluyor.
Uber programını yüklediğinizde size nereden alınacağınızı ve nereye gideceğinizi soruyor sistem, siz de oradan yeri belirliyorsunuz.
Program size araç sınıflandırmalarından seçim yapmanızı istiyor, ister birileriyle ortak aynı güzergahı seçebilirsiniz (ki bu çok ucuza denk geliyor) isterseniz de lüks araçlardan seçebilirsiniz.
Kaç dakika içerisinde aracın size ulaşacağı belirtiliyor, harita üzerinde taksinin nerede olduğunu görüyorsunuz, taksicinin iletişim detayları veriliyor ve dilerseniz arayıp şoförle konuşabiliyorsunuz da…
Seyahatiniz bittiğinde de şoför hakkında puanlama yapıyorsunuz, şikayetiniz mi var? bunu da Uber’e yazabiliyorsunuz.
Ülkemizde Uber hakkında ben de epey olumsuz düşüncelere sahiptim, fakat bir turist olarak yaşanılan acımasız kazıklamaları görünce ve kaliteli hizmet veren bir sistemden faydalanmak ve en önemlisi güvenilir bir sistemle çalışmak bence bu sistemin kullanılmasını kaçınılmaz hale getiriyor.
Taksilerin belli bir düzene oturtulması gerektiğini hepimiz söylüyoruz, taksicilerin ülkemizi bir anlamda temsil eden elçiler olduklarını unutmayalım. Yurtdışından gelen misafşrlerin taksi terörü yaşamalarına engel olabilecek bir sistem kuramadığımız sğrece Uber sistemi ve buna benzer diğer alternatiflerin kullanılmasına hiçbir kuvvet engel olamayacaktır.

Dört Anlaşma

Sözcüklerin Gücü Vardır: Samimiyetle konuş, Dedikodu yapma, Sevgiyle konuş

Hiçbir Şeyi Şahsi Algılama: Başkalarının yaptıkları senden çok kendileri ile ilgilidir

En iyi olasılıkla etkilersin ki o bile sınırlıdır

”Senin Yüzünden” dediklerinde bu bir yansımadır

Varsayımlarda Bulunma: Soru sor, Açıklığa kavuştur, İsteklerini açıkça dile getir, başkalarının bildiğini varsayma

Elinden Gelenin En İyisini Yap: Elinden gelenin en iyisi; sağlık, olaylar ve zamana göre değişir

Elinden gelenin en iyisi; mükemmeliyetçilik değildir

Elinden gelenin en iyisi mükemmel olmadığında kendini affet

Welcome to Flatsome

Welcome to WordPress. This is your first post. Edit or delete it, then start blogging!

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat.

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat.

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat.Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat.

Just another post with A Gallery

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. In sed vulputate massa. Fusce ante magna, iaculis ut purus ut, facilisis ultrices nibh. Quisque commodo nunc eget tortor dapibus, et tristique magna convallis. Phasellus egestas nunc eu venenatis vehicula. Phasellus et magna nulla. Proin ante nunc, mollis a lectus ac, volutpat placerat ante. Vestibulum sit amet magna sit amet nunc faucibus mollis. Aliquam vel lacinia purus, id tristique ipsum. Quisque vitae nibh ut libero vulputate ornare quis in risus. Nam sodales justo orci, a bibendum risus tincidunt id. Etiam hendrerit, metus in volutpat tempus, neque libero viverra lorem, ac tristique orci augue eu metus. Aenean elementum nisi vitae justo adipiscing gravida sit amet et risus. Suspendisse dapibus elementum quam, vel semper mi tempus ac.

A Simple Blog Post

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat.Typi non habent claritatem insitam; est usus legentis in iis qui facit eorum claritatem. Investigationes demonstraverunt lectores legere me lius quod ii legunt saepius. Claritas est etiam processus dynamicus

Typi non habent claritatem insitam; est usus legentis in iis qui facit eorum claritatem. Investigationes demonstraverunt lectores legere me lius quod ii legunt saepius. Claritas est etiam processus dynamicus

Promosyon Sektöründe 73 yıllık Tecrübe

Baylar Ticaret olarak 1944 yılında ticarete başlayan BAYLAR Promosyon ve Reklamcılık Ltd. Şti. üç kuşaktan beri hizmet vermeye devam ediyor.
Elazığ’da seyyar satıcılıkla başlayan ticari hayat, adım adım gelişerek bugün ülkemizde promosyon tedariği konusunda lider kuruluşlardan biri haline gelmiştir.
ISO 9001-2008 Kalite belgesine sahip olan Baylar Promosyon, kendi bünyesinde bulundurduğu fiber lazer baskı ve renkli fotoğraf basabilen UV Baskı sistemleri ile hediye ve reklam konusunda müşteri memnuniyeti merkezli hizmet vermektedir.

Ne kadar boş işlerle günlerini geçiren bir millet olduk biz ya?

Ne kadar boş işlerle günlerini geçiren bir millet olduk biz ya?

Tarihi kitaplardan değil, dizilerden öğreniyoruz….

Dinimizi Kuran’dan değil cemaatlerin kitaplarından öğreniyoruz…

Önümüze getirilen herşeye iman ediyoruz…. sorgulamıyoruz….

Haber kanallarının halen dürüst haber yaptığına inanıyoruz…

Yayın organlarının aslında birilerinin fikirlerini sunduğu yerler olduğunu düşünmüyoruz….

Gazete okumanın, kitap okumaktan daha iyi olduğuna halen inanıyoruz….

Hergün gündemi değiştirmek adına salak sulak haberlerin ortaya atılmasını sorgulayan kaç kişi var aramızda?

Bizler dizilerle, yalan haberlerle, eğlence programlarıyla uyutulurken ülke elden gitti….

Biz artistlerin saçını, kıyafetini konuşurken birileri topraklarımızı nasıl ele geçireceğinin toplantısındaydı….

Milli eğitim sistemimizin her sene değiştirilmesini hiç sormadık, sorgulamadık…. Çocuklarımız test merkezi oldular…

Milli birlik ve beraberliğimizi sağlamlaştırmak yerine kutuplaştırıldık.

Ezeli rekabet adıyla insanları düşman eden mantığı hiç sorgulamadık…sadece saldırdık koyun sürüsü gibi kardeşlerimize…

Filmlerde, dizilerde, kliplerde bilinçaltlarımıza sokulan mesajları hiç görmedik, sorgulamadık, tartışmadık bile… kabul ettik herşeyi…

SEX kelimesinin çocuklarımızın seyrettiği çizgi filmlerin içine bile gömülerek sunulmasını sessizce seyrettik…

Aile mefhumunun yokedilmesini keyifle izlemeye devam ediyoruz..

Bundan daha yüzyıl öncesinde, halkların kıyafetlerinden tanındığı bir dünyada yaşarken, şimdi bütün dünya tek tip oluverdi…

Bizler bu şekilde uyumaya devam edelim… uyandığımızda elimizde hiçbir şeyimiz kalmayacak….

Okumanın ne kadar önemli bir şey olduğunu anladığımız zaman umarım kitap alacak para kalır ceplerimizde…

Atatürk’ün boyunu tartışacağınıza Gençliğe Hitabesi’ni bir kez daha okumayı deneseniz…. İnanın çok şey öğreneceksiniz…

Biz dua etmeye devam edelim, işimiz Allah’a kalmış 🙂

Allah da çalışana veriyor başarıyı… bu durumda sadece dua etmekle kalacağız desenize….

Biz dua etmeye devam edelim, işimiz Allah’a kalmış 🙂